Hiperaktivite ve Beslenme
Hiperaktivite ve Dikkat Eksikliği Nedir?
Hiperaktivite ve dikkat eksikliği özellikler çocukluk çağında farkedilen nörogelişimsel bir bozukluktur. Bu durum dikkat süresinin kısa olması, aşırı hareketlilik ve dürtüsellik gibi davranışlarla kendini gösterebilir.
Vücutta salgılanan dopamin ve norepinefrin gibi nörotransmitterlerin dengesizliği, yetersiz salgılanması hiperaktivitenin ortaya çıkmasına, beyindeki iletişimi düzenleyen ve dikkat, dürtü kontrolü, odaklanma gibi işlevlerde aksamalar olmasına neden olabilir.
Beyindeki frontal lobun yeterince gelişmemesi, dürtü kontrolü ve planlama becerilerini olumsuz etkileyebilir.
Literatür incelendiğinde erkek çocuklarında hiperaktivite baskın görülürken, kız çocuklarında genellikle dikkat eksikliği ön plandadır.
Hiperaktiviteyi Tetikleyen Beslenme Alışkanlıkları
Beslenme alışkanlıklarının dikkat eksikliği ve hiperaktivite üzerinde etkileri büyük ölçüde önemlidir. Hiperaktivitenin etkisini artırabilmenin yanında uygun beslenme alışkanlıklarının sağlanmasıyla birlikte bu etkiler azaltılabilmektedir.
-Şekerli gıdalar: Basit karbonhidratlar kan şekerinde ani dalgalanmalara neden olarak davranış kontrolünün sağlanamamasına neden olabilmektedir.
-Katkı maddeleri ve yapay renklendiriciler: Bazı çocuklar, özellikle tartrazin (E102), sodyum benzoat ve aspartam gibi katkı maddelerine karşı hassas olabilir.
-Fast food ve işlenmiş gıdalar: Aşırı tuz, doymuş yağ ve koruyucu maddeler içeren yiyecekler hiperaktiviteyi artırabilir.
-Glutamat içeren gıdalar: Çorba karışımları, hazır çorbalar, baharatlı atıştırmalıklar ve cipsler gibi glutamat içeren besinler dikkat eksikliğinin tetiklenmesinde rol oynayabilir.
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu yaşayan bazı çocuklarda salisilat ve fenolik bileşiklere karşı hassasiyet gösterdiği görülmektedir. Bu bileşikler, doğal olarak bazı meyve ve sebzelerde bulunurken, işlenmiş gıdalarda da katkı maddesi olarak yer alabilir.
Salisilat Duyarlılığı Nedir?
Salisilatlar, bazı bitkiler tarafından doğal olarak üretilen bileşiklerdir ve özellikle meyve, sebze, baharat ve kuruyemişlerde bulunur. Çocuklarda salisilat duyarlılığı, bağışıklık sistemi veya sinir sistemi üzerinden olumsuz reaksiyonlara yol açabilir. Salisilat hassasiyeti olan çocuklarda huzursuzluk, ani öfke patlamaları, Dehb belirtilerinin artması, gece uyanmaları, uyku bozuklukları, baş ağrısı, mide bulantısı, ciltte kızarıklık gibi etkiler görülebilir.
Fenolik Bileşiklere Duyarlılık ve Etkileri
Fenolik bileşikler de doğal olarak birçok bitkisel gıdada bulunan antioksidan maddelerdir. Ancak bazı çocuklarda vücutta sülfat eksikliği veya enzim yetersizliği nedeniyle bu bileşiklerin işlenmesi zor olabilir. Bu bileşiklere karşı duyarlı olan çocuklarda ise dürtüsellik, ani ruh hali değişimleri, aşırı enerjik olma, aşırı terleme ya da vücutta sıcaklık hali, sindirim problemleri gibi etkiler görülebilir. Muz, üzüm, çikolata, domates, yapay gıda boyaları, kırmızı meyveler de fenolojik bileşen içeren besinler arasındadır.
Salisilat Oranı Düşük ve Tercih Edilmesi Gereken Besinler
Hiperaktif çocukların beslenmesinde tercih edilmesi önerilen bazı gıdalar semptomların hafiflemesine yardımcı olabilir.
Kaçınılması Gereken Besinler
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu yaşayan çocuklarda beslenme düzeni belirtilerin azaltılmasında oldukça önemlidir. Bazı besinlerin içeriğindeki yapay bileşenler, katkı maddeleri ve uyarıcılar çocuklarda görülen belirtileri artırabilir.
Bu tür besinleri tüketmekten kaçınmak ya da olabildiğince en az seviyeye indirmek çocuklarda davranış kontrolü sağlarken daha kontrol edilebilir enerji seviyelerine ulaşmalarını sağlar.
-Bu içecek türleri içerdikleri katkı maddeleri, yüksek şeker oranları yapay renklendiriciler içerdiğinden çocuklarda ani enerji patlamalarına neden olabileceğinden önerilmemektedir.
Asitli içecekler ve hazır meyve sularına alternatif olarak evde taze sıkılmış meyve sularının tüketilmesi, bitki çayları, doğal mineralli sular tercih edilebilir.
-Özellikle rafine şeker ve mısır şurubu içeren gıdalar çocukların enerji seviyelerinde ani yükselmelere ve düşüşlere sebep olabilmektedir. Bu besinlerin sıklıkla tüketilmesi kandaki şeker oranında ani dalgalanmalara sebep olabileceğinden çocukların huzursuz, sinirli bir ruh haline sahip olmalarına da neden olabilecektir. Bu gıdaların yerine doğal meyve tatlıları, hurma, şekersiz atıştırmalıklar tercih edilmelidir
Cips, konserve, hazır çorba ve bazı baharat karışımda yüksek oranda koruyucu katkı maddesi, renklendirici ve trans yağ bulunmaktadır. Bu yiyeceklerin sık tüketilmesi beyin fonksiyonlarını olumsuz etkileyerek odaklanma ve hafıza problemlerinin yaşanmasına neden olabilir. Bu besinlerin yerine evde alternatif olarak evde fırınlanmış nohut, kuru meyveler gibi sağlıklı atıştırmalıklar tercih edilmelidir.
-İşlenmiş et ürünleri yüksek oranda katkı maddesi, koruyucu nitrat ve sodyum içermektedir. Bu içerikleri çocuklarda hiperaktiviteyi tetikleyebilmektedir. Nitrat ve nitritler bağışıklık sistemine zarar verebilirken aşırı tuz ve işlenmiş yağlar sinir sistemini olumsuz etkileyerek duygu durumlarında dalgalanmalar yaşanmasına neden olabilir.
-Hazır tatlılar ve toz gıdalar, yüksek oranda koruyucu madde renklendirici ve trans yağ içermektedir. Bu tarz gıdalar sinir sistemini uyararak agresiflik yaratabilir, aşırı hareketliliğe neden olabilir.
-Kafein, merkezi sinir sistemini doğrudan etkileyen bir uyarıcıdır ve hiperaktif çocuklarda aşırı hareketlilik ve uyku problemlerine neden olabilir. Uyku düzenini bozar, gece uykusuzluk ve gündüz aşırı uykulu olunmasına neden olabilir. Kafein tüketimi arttıkça vücudun kafeine olan isteği daha da artacak bu da bağımlılık yapacaktır. Süt, ayran, papatya çayı, melisa çayı gibi alternatifler tercih edilebilir.
Beslenme Düzeni ve Alternatif Çözümler
Hiperaktivite ile çalışırken belirtileri hafifletmek için hazırlanan diyetin yanı sıra bazı besin destekleri de önemlidir.
- Besinlerde bulunan koruyucu maddeler ve yapay renklendiriciler, özellikle hiperaktivite, dikkat eksikliği ve davranış bozuklukları olan çocuklarda olumsuz etkilere yol açabilir. Bu katkı maddeleri sinir sistemini doğrudan etkileyerek aşırı hareketlilik, öfke nöbetleri, odaklanma güçlüğü ve uyku problemleri gibi belirtileri artırabilir.
-Bu maddelerin diyetten çıkarılması, çocuğun genel ruh hali, enerji seviyesi ve bilişsel becerileri üzerinde önemli iyileşmeler sağlayabilir.
- Balık, çocukların bilişsel gelişimi, dikkat süresi, hafıza kapasitesi ve ruh hali üzerinde olumlu etkileri olan omega-3 yağ asitleri, protein, D vitamini ve mineraller açısından zengin bir besindir. Özellikle haftada en az 2 kez yağlı balık tüketimi, çocukların zihinsel ve bedensel gelişimi için oldukça önemlidir. Dikkat ve konsanstrasyonu artırırken, hafızayı güçlendirir bilgiyi hatırlama ve işlemleme süreçlerini hızlandırır.
- Çinko ve demir, çocukların bilişsel ve duygusal gelişimi, dikkat süresi ve davranış düzenlemesi açısından kritik öneme sahip minerallerdir. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu olan ve davranış sorunları yaşayan çocuklarda çinko ve demir eksikliğinin yaygın olduğu yapılan araştırmalarla görülmektedir. Bu minerallerin yeterli seviyede alınması, dikkat, öğrenme, sosyal uyum ve duygusal denge üzerinde olumlu etkiler yaratabilir.
- Magnezyum, sinir sistemi sağlığını destekleyen ve stres hormonlarını dengeleyen en önemli minerallerden biridir. Özellikle hiperaktivite ve dikkat eksikliği yaşayan çocuklarda magnezyum eksikliği yaygın olarak görülmektedir. Magnezyum eksikliği, adrenalin seviyelerinin aşırı yükselmesine neden olarak sinirlilik, huzursuzluk, odaklanma problemleri ve uyku bozukluklarına yol açabilir. Magnezyum kullanımı, stres anında sinir sistemini baskılayarak ani öfke patlamalarının önüne geçilmesine yardımcı olur. Kas gevşetici etkisi nedeniyle hiperaktif çocuklarda görülen kas gerginliğini azaltabilir. Sinir hücrelerinin sağlıklı çalışmasını destekleyerek öğrenme ve hafızayı güçlendirir.
Badem, ceviz, kaju, muz kabak çekirdeği, tam tahıllı besinler, süt ve süt ürünleri de magnezyum açısından zengin besinlerdir.
Yorumlar